Şimdiyse, hafif de olsa ateşli bir halde bilgisayar başında ne işim var bilmiyorum, ama garip bir özlem var içimde. Uzun zamandır, her ateşlendiğimde mutlaka gördüğüm hep aynı kabusların yerine, Cunda'daki buzlu badem tezgahlarını görüyorum bu sefer. Hava kararmış, satıcı buzlu badem arabasını ağır ağır itmekte, içindeki lamba bir o yana, bir bu yana sallanıyor.
Boğazım düğümleniyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder